Son Dakika Haberler Haberiniz Olsun
Related Articles
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), geçtiğimiz şubat ayında ilkokul 4’üncü sınıf öğrencilerine yönelik ‘Dijital Dünyada Ekran Kullanımı Araştırması’ yaptı. Araştırma sonuçlarına nazaran çocukların büyük çoğunluğu dijital aygıt olmadan bir gün bile geçiremiyor ve bu aygıtlar ellerinden alındığında kendilerini mutsuz ve öfkeli hissediyor. Dijital bağımlılığın bu kadar erken yaşlara inmiş olmasına rağmen İstanbul Beylikdüzü’ndeki Büyükşehir İlkokulu, 8 yıldır çocukları bisikletle buluşturarak onları ekrana değil akranlarına bağlıyor. Öğrenciler, bu derslerle sadece bisiklet kullanmayı değil dayanışmayı ve birbirlerine karşı hoşgörülü olmayı da öğreniyor. Okuldaki bisiklet dersleri son 3 yıldır Türkiye Bisiklet Federasyonu İstanbul Vilayet Temsilcisi Ensar Efendioğlu tarafından veriliyor. Federasyonun bu kapsamdaki gayesi ise ulusal sportmenlerin yetişmesine katkı sağlamak.
ÇOCUKLARIN ÖZGÜVENİNİ ARTIRIYOR
Çocuklara evvel temel bisiklet ve trafik eğitimi verdiğini lisana getiren Ensar Efendioğlu, şunları söyledi:
“Bu derslerle çocuklar bisikletin yalnızca cümbüş aracı değil birebir vakitte bir spor kolu olduğunu da öğreniyor. Öte yandan şu an Türkiye Bisiklet Federasyonu 9 yaşını doldurmuş çocuklara bisiklet lisansı verebiliyor. Bu yıl da okuldaki 35 öğrenci, lisans almak için federasyona kaydoldu. Bu sayede birkaç sene içerisinde okuldan ulusal atletlerin çıkacağına inanıyorum. Ayrıyeten bu proje birinci bu okulla başladı ve şu an federasyon ile vilayet ulusal eğitim görüşme halinde. İstanbul’un 39 ilçesinde birer pilot okul belirlenerek projenin vilayet geneline yaygınlaştırılması hedefleniyor. Okulda bisiklet atölyesi de var. Burada çocuklar, bisikletlerin lastiklerini şişirmeyi, sele ayarını yapmayı öğreniyor. Hatta atölyenin bir çırağı bile var. Bisiklet sürmek çocukların özgüvenini artırıyor ve onların el, göz uyumunun da gelişmesini sağlıyor. Ayrıyeten çocuklar güçlerini spor yaparak ya da toplumsallaşarak atamadıklarında ister istemez dijitale bağımlı hale geliyor. Burada öğrenciler bisiklet sürme alışkanlığı kazanarak hem güçlerini atıyor hem toplumsallaşıyor hem de dijitalden uzaklaşıyorlar.”
İlker Yılmaz – Ensar Efendioğlu – Cevat Ağırbaş
14 BİN ÖĞRENCİ BİSİKLET SÜRMEYİ ÖĞRENDİ
Okul müdürü Cevat Ağırbaş ise proje hakkında şöyle konuştu: “Okuldaki bisikletlerin birden fazla çocukların fakat bisikleti olmayan ya da ders gününde getiremeyen öğrenciler için 50 bisikletimiz var. Eğitimlere 1’inci sınıfta başlanıyor. Burada temel eğitimler veriliyor. Öteki kademelerde ise temel düzeyden çok pratik eğitimler yapılıyor. 1 ay boyunca her gün 4 ders saati boyunca çocuklar bahçedeki parkurda bisiklet eğitimi alıyor. Bu eğitimler her gün farklı sınıf kademesinde gerçekleşerek sırayla ilerliyor. Bu vakte kadar yaklaşık 14 bin öğrencimiz bisiklet kullanmayı öğrendi ve bu spor kısmı hakkında şuur kazandı. Şu anda da okulumuzdaki toplam bin 200 öğrenci bisiklet derslerine devam ediyor.”
AKRAN ZORBALIĞINI ÖNLÜYOR
Küçük yaşlardan itibaren bisiklet sürmeye alışan çocukların okul ortamında daha disiplinli ve derslere karşı daha istekli olduğunu belirten okul müdür yardımcısı İlker Yılmaz ise, “Bu yaş kümesindeki çocuklarda dijital bağımlılığın yanı sıra akran zorbalığıyla da sıkça karşılaşıyoruz. Lakin öğrenciler bisikleti kullanırken birbirlerine karşı nasıl davranmaları gerektiğini de öğreniyor. Yani bisiklet, akran zorbalığını da önlüyor. Aileler de bu durumdan çok memnun” dedi.
BU DERS HER OKULDA OLMALI
Ela Korkmaz: 1’inci sınıftan beri okuldaki bisiklet dersine katılıyorum. Okula başladığımda bisiklet sürmeyi bilmiyordum lakin şu an çok âlâ bir halde kullanıyorum. Okulda bisiklet günlerini iple çekiyorum. Zira arkadaşlarımla birlikte bisiklet sürüyoruz ve birlikte eğleniyoruz.
Zeynep Ayaz: Okulda bisiklet sürmek çok eğlenceli zira arkadaşlarımla birlikte vakit geçiriyor ve sosyalleşiyoruz. Ayrıyeten trafik dersleri de alıyoruz. İleride ulusal sportmen olmak istiyorum.
Ela Irmak Erol: Her pedal attığımda kendimi daha özgür ve memnun hissediyorum. Bisiklet sürmek benim için cennette olmak üzere.
Efe Kemal Meşeci: Bisiklet sürmeyi çok seviyorum ayrıyeten bu sayede trafik kurallarını da öğrendim. Bisikletteyken çok heyecanlanıyorum ve kendimi çok havalı hissediyorum. Bu ders çok etkileyici. Her okulda olması gerektiğini düşünüyorum.
Seyit Aras Toptaş: Dersler birinci başladığında korktum zira bisiklet sürmeyi bilmiyordum. Lakin hem öğretmenim hem de arkadaşlarım öğrenmem için ellerinden geleni yaptı. Kısa vakitte düşe kalka öğrendim ve bisiklet sürmenin çok keyifli olduğunu fark ettim. Ayrıyeten bisikletimin tamirini de okulda yapabiliyorum.
Mehmet Han Akyıldız: Bisiklet sürerken gücümü atıyorum ve çok eğleniyorum. Ayrıyeten spor da yapmış oluyorum ve sıhhatimi koruyorum.
