Son Dakika Haberler Haberiniz Olsun
Related Articles
Türkan Şoray, Fatma Girik ve Hülya Koçyiğit’le birlikte Yeşilçam’ın ‘dört yapraklı yonca’sı ortasında gösterilen Filiz Akın’dan berbat haber geldi. Fatma Girik’in akabinde Akın da hayatını yitirdi.
82 yaşındaki sanatçı, zatürre ve enfeksiyon hastalıkları nedeniyle bir müddettir tedavi gördüğü hastanede cuma gecesi hayatını kaybetti.
Acı haber, Sıhhat Bakanlığı’nın toplumsal medya hesabı üzerinden “Türk sinemasının nadide isimlerinden Filiz Akın, bir müddettir tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetmiştir. Sinema tarihimizde unutulmaz izler bırakan Filiz Akın’a Allah’tan rahmet; ailesine, yakınlarına ve sanat topluluğuna başsağlığı diliyoruz” bildirisiyle duyuruldu.
Kültür ve Turizm Bakanlığı da başsağlığı mesajı yayınladı: “Yeşilçam’ın zarafeti ve asaletini temsil eden, sanat hayatı boyunca pek çok unutulmaz üretimde rol alarak sinemamızın gelişimine büyük katkılarda bulunan Filiz Akın, sanatseverlerin gönlünde her vakit özel bir yer edindi. Yeşilçam’ın dört yapraklı yoncasından biri olarak, sanat dünyamıza kattığı eşsiz bedel ve unutulmaz yapıtlarıyla hep hatırlanacaktır.”
Filiz Akın 2002 yılında nazofarenks (geniz) kanserine yakalanmış ve uzun süren tedaviler sonucunda hastalığı yenmişti. Lakin sonraki süreçte bağışıklık sisteminin zayıflaması nedeniyle çeşitli sıhhat meseleleri yaşamıştı.
SİNEMA TARİHİNE ADINI ALTIN HARFLERLE YAZDIRDI
Türk sinemasının en hoş yıldızlarından biri olan Filiz Akın, 2 Ocak 1943’te Ankara’da doğdu. Gerçek ismi Suna Akın olan sanatçı, eğitimini Ankara Üniversitesi Lisan ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde tamamladıktan sonra sinema dünyasına adım attı.
1962’de Artist mecmuasının düzenlediği müsabakayı kazanarak oyunculuk mesleğine başlayan Akın, tıpkı yıl “Akasyalar Açarken” sinemasıyla birinci defa kamera karşısına geçti. Çağdaş ve Avrupai biçimiyle ön plana çıkan Filiz Akın, Tarık Akan, Ediz Hun, Kartal Tibet ve Cüneyt Arkın üzere Yeşilçam’ın kıymetli isimleriyle sayısız sinemada rol aldı.
1964’te üretimci ve direktör Türker İnanoğlu’yla evlendi, 1965’te oğlu İlker İnanoğlu’nu dünyaya getirdi. 1974’te boşanan Akın, 1975’te “Babaların Babası” sinemasıyla sinemaya veda etti. 1982’de Leon Bubi Rubinstein ile evlenip Paris’e yerleşti, 1993’te boşandı. Üçüncü evliliğini 1994’te devrin MİT müsteşarı Sönmez Köksal’la yaptı. Sinemadan uzaklaştıktan sonra televizyon programları sundu, gazete yazıları kaleme aldı ve şahsî tecrübelerini anlattığı kitaplar yayımladı.
AİLESİ UĞURLADI
Sönmez Köksal, eşi Filiz Akın’ın toplumsal medya hesabı üzerinden şu açıklamayı yayınladı: “Sevgili eşim, hayat arkadaşım Filiz’i uzun süren bir hastalık sonucu 21 Mart 2025 gecesi kaybettim. Vasiyeti uyarınca her türlü dini vecibeler yerine getirilerek en yakın aile mensupları tarafından bugün (22 Mart 2025) Aşiyan’da toprağa verildi. Sevenlerinin başı sağ olsun.” Köksal paylaşımına ayrıyeten şu notu düştü: “Filiz’in anısını yaşatmak isteyenler Türkiye Eğitim Derneği’ne (TED) bağış yapabilirler.” Önümüzdeki günlerde Filiz Akın için bir veda-anma programı organize edilecek.
İYİ Kİ BENİM ANNEM OLMUŞSUN
Filiz Akın’ın oğlu oyuncu İlker İnanoğlu da bir veda iletisi paylaştı: “İyi ki benim annem olmuşsun. Canım annem, en yakın arkadaşım, sırdaşım. Bu dünyada beni en çok seven insan, Yumurcak sinemalarındaki partnerim, her şeyim. Asaletin, zarafetin, kibarlığın, merhametin ve doğal ki inanılmaz güzelliğinle ülkemizin insanlarının kalbinde taht kurdun, kraliçe oldun. Sana veda etmek çok sıkıntı, zira artık yalnız kalıyorum. Torunun Alec’in dediği üzere; cennetteki en uzun ağacın altında buluşuyoruz. Orada bekle bizi.”
Türk sinemasının dört yapraklı yoncası Türkan Şoray, Filiz Akın, Fatma Girik ve Hülya Koçyiğit, 2013 yılında 20. Memleketler arası Altın Koza Sinema Festivali’nde bir ortaya gelmişti.
ERDOĞAN VE BAHÇELİ’DEN TAZİYE
CUMHURBAŞKANI TAYYİP ERDOĞAN: Türk sinemasının duayen isimlerinden kıymetli oyuncu Filiz Akın’ın vefatını kederle öğrendim. Usta oyuncumuzun ailesine, yakınlarına ve sevenlerine taziyelerimi sunuyor, tüm sanat topluluğumuza başsağlığı dileklerimi iletiyorum.
MHP LİDERİ BAHÇELİ: Türk sinemasının mümtaz ve müstesna ismi, dört yapraklı yoncadan birisi olan pahalı sanatkarımız Sayın Filiz Akın’ın vefatından büyük bir keder duydum. Merhume Akın’a Cenab-ı Allah’tan rahmetler niyaz ediyor, ailesine, sanat ve sinema topluluğuna başsağlığı diliyorum. Yeri cennet olsun…
ZARAFETİYLE HAFIZALARIMIZA KAZINDI
TÜRKAN ŞORAY: “Filiz’im, manolyam, narin bir çiçek üzere bu hastalık seni soldurdu. Her gün bir ümitle, hoş bir haber beklerken, sen beni, en yakın arkadaşını ve sevdiklerini bırakıp gittin. Dostluğumuz o denli pahalıydı ki benim için. Kalbimdeki yerin acıyor artık, hiç geçmeyecek. Yaşadığım sürece hiç gitmemişsin üzere; sırdaşım,en yakın dostum, canım arkadaşım olarak bende yaşayacaksın. Parıltılar içinde uyu benim güzel arkadaşım.”
Hülya Koçyiğit: “Benim şık beyaz orkidem, canım arkadaşım, niyetli dostum. Gerçek olduğuna inanmak istemiyorum, yüreğim kabul etmiyor bunu. Fatma’nın acısı daha sıcacıkken, bir kere daha yürek parçalayıcı bir kayıpla karşı karşıya kalmak. Filiz’im; dostluğun, arkadaşlığın, nezaketin, paylaştığımız her şey için sana ne kadar teşekkür etsem az.”
EDİZ HUN: “Son derece üzgünüm. Birçok sinemada birlikte çalıştık. Her vesile ile, büyük bir zarafet içinde sevgisini biz çalışma arkadaşlarından esirgemezdi. Onunla çalışmak sanatkarlar için büyük bir onur ve mutluluktu.”
Perihan Savaş: “Sinemanın bir çınarını daha kaybettik. Seni de kalbime sakladım.”
Selma Güneri: “Üzüntüm tarifsiz. Filiz Akın yalnızca bir sanatçı değil, tıpkı vakitte toplumun önünde rol modeldi.”
Selda Alkor: “Canım arkadaşım güle güle git, yolun ışıklarla aydınlansın. Cennetteki yerin seni bekliyor.”
Aydan Şener: “Çocukluğumuzun prensesiydi. Tüm sevenlerine başsağlığı diliyorum.”
Ajda Pekkan: “Can dostum. Boğazımda koca bir düğüm, sözler yetmiyor. İnanmak, kabul etmek istemiyorum. Sen yalnızca sinemanın değil, benim de hayatımın yıldızıydın. Neşen, gülüşün, hoş kalbin daima aklımda, daima içimde olacak.”
İzzet Günay: “Zarafetiyle hafızalara kazınmış, farklı bir insandı. Çok üzgünüm.”
Nebahat Çehre: “Elim de, kalbim de yazmaya, veda etmeye dayanamıyor. Güle güle hoşlar hoşu arkadaşım.”
Nilüfer: “Zarafeti, toplumsal olaylara olan hassaslığı, hoşluğuyla eminim birçok şahsa ilham olmuştur. Anılarımızda daima olacaksınız.”
Ferzan Özpetek: “Senin de gittiğin haberiyle uyandım gönül dostu. Her vakit kalbimde olacaksın.”
